Sanayi devriminden 2000 yılına kadar olan süre zarfında sanayi devrimiyle başlayan endüstri, tarım-gıda ve şehirleşme odaklı yönelimlerin dünyayı sürdürülemez hale getirildiğini kabul eden dünya ülkeleri nihayet 2015 yılında Birleşmiş Milletler..
Sanayi devriminden 2000 yılına kadar olan süre zarfında sanayi devrimiyle başlayan endüstri, tarım-gıda ve şehirleşme odaklı yönelimlerin dünyayı sürdürülemez hale getirildiğini kabul eden dünya ülkeleri nihayet 2015 yılında Birleşmiş Milletler genel kurulunda bir araya gelerek aralarında Türkiye’nin de olduğu 193 devlet bu süreci renove etmek adına 2030 yılına odaklı olarak 17 Üst Başlıklı amaçtan oluşan Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri (SKH) adıyla anılan küresel sistem değişikliği doktrinini imzalarlar. OECD’nin 2020 tarihli SKH’lara Bölgesel Bir Yaklaşım-Sentez isimli raporunda 17 ana başlık altındaki 169 alt hedefin 105’inin yerel yönetimler sürece dahil edilmeden beklenen sonuclara ulasılamayacağını belirtir.
1975 yılında kurulan Marmara Belediyeler Birliği’de (MBB) OECD’nin bu uyarısını dikkate alarak kendi bünyesinde SKH Çalışma grubunu oluşturur.
Uzunköprü, Edirne merkez, Enez ve Beğendik belediyeleri MBB’de bölgemizi temsil eden belediyelerdir. Son derece yerinde bir karar olmuştur. Çünkü MBB dahilindeki 5 metodolojik merkezi ve 10 ana platformu çapında düzenlendiği 10 temel etkinlikle üye belediyelerin çevresel, ekonomik ve sosyal gelişim paradokslarına nihai çözümler üreten küresel bir belediyeler platformu pozisyonundadır.
MBB, Birleşmiş Kentler ve Yerel Yönetimler Dünya Teşkilatı (UCLG) ile dirsek temasındadır. UCLG dünyanın farklı bölgelerinden 240.000 kenti temsil eden en kapsamlı yerel ve bölgesel yönetim ağıdır. Üye kentlerin nüfusları ele alındığında UCLG’nin 5 milyar kentliyi de temsil ettiği söylenebilir. Aynı zamanda UCLG üyeleri BM üyesi olan 192 ülke içerisinde 140 ülkede aktif üyelere sahiptir ki Birleşmiş Milletler nezdinde yerel yönetimlerin resmi sözcüsü konumunda olduğunun altını çizmek gerekir.
Diğer 2 Edirne ili belediyesi gibi Uzunköprü Belediyesi de UCLG ile doğrudan üyelik yada temas sahibi değildir. Tüm eğitsel ve yöntemsel diyaloğunu sadece MBB üzerinden sağlamasını aslında garipserim. Çünkü MBB her nekadar son derece faydalı bir kurum olsa da BM nin özellikle Dünya Bankası gibi yerel belediyelerin en yoğun sorunsalı olan yapısal projeler üretim yada finansman paradoksuna yönelik çözüm sağlayan kalkınma odaklı kuruluşları ile temas sağlama yaklaşımını büyük üye belediyeler üzerinde kurgulamıştır. Oysaki bizim belediyelerimizin UCLG ile doğrudan diyalog kurmasının önünde bir engel yoktur. En azından proje gelişim ve finansmanı için siyasal İlbank kredileri yada AB fonlarına alternatif bir çözümlemedir.
Bu durum daha öncede yazdığım ICLEI yani Sürdürülebilirlik İçin Yerel Yönetimler ağı içinde geçerlidir. Dünya çapında belediyelerin 17 ana başlık altındaki 169 alt SKH hedefini gerçekleştirebilmeleri adına kurulmuş ,son derece spesifik bir yaklaşıma sahip 100% bir STK’dur. Uzunköprü Belediyesinin üye olduğu MBB 8 Mart 2023 tarihinden beri ICLEI üyesidir ama sürdürülebilir belediyecilik standardı olan ICLEI Protokollerini hala daha daha üye belediyelerine angaje etmemiştir. Çokta gerek yoktur çünkü üye belediyeler MBB’den bağımsız olarakta ICLEI’ye üyelik sağlayabilirler ve 125 ülkedeki 2.500 belediye gibi ICLEI avantajlarından faydalanabilirler.
Yukarıda belirttiğim kavram ve isimlerin hiçbirisi ideolojik yada laylaylom şeyler olmayıp salt çevresel laforizmaları kapsayan şeyler de değildir. Öyle düşünürseniz yarın ev yapacaklara mutlak LEEDs yada türevi sertifikasyon şartı getirildiğinde; proje finansmanın için TC Hazinesi şu kadar Ton sertifikasyonlu emisyon azaltım taahhüdü vereceksin, yoksa gelirlerinin % 25 ine karbon offset vergisi uygularım dediğinde yada Ankara 100% hibeyle finansmanını sağladığı bir arıtma tesisi maliyetinin yarısını banker kafasıyla sana yüklediğinde apışır kalırsın. Dahası 2036 yılına kadar bu yeni nesil sisteme yerel belediye olarak derhal ve mutlak entegre olmak zorundasın. 2036 ya kadar daha 12 yıl var banane dersen de mitigation yani arınım/azaltım evresinin son anı geldiğinde toplum seni vatan haini olarak anar. Kaldiki şimdi süslenerek sarfedilen ben çevreci belediyeyim, OSB’yim, STK yım gibi laflar inanın küresel niteliği olmayan fasaryalar.
Bir önceki yazımda ifade ettiğim şeylerin dayanaklarındandır bu yazdıklarım. Böyle de biline..
YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)