Köşe Yazarlarımız Okuma Sayısı: 129

Orhan KALYONCU yazdı; EY DEMOKRASİ

EY DEMOKRASİ          31 Mart 2024 yerel seçimlerine koşar adım gidiyoruz. İki aydan az bir süre kaldı. Bütün siyasi partiler adaylarını tespit etmeye çalışıyor. Diğerlerine göre daha demokratik olduğunu iddia eden..

Orhan KALYONCU yazdı; EY DEMOKRASİ

EY DEMOKRASİ

         31 Mart 2024 yerel seçimlerine koşar adım gidiyoruz. İki aydan az bir süre kaldı. Bütün siyasi partiler adaylarını tespit etmeye çalışıyor. Diğerlerine göre daha demokratik olduğunu iddia eden CHP’si bu seçim döneminde karma bir model uygulayarak bazı yerlerde atama, bazı yerlerde de (ön seçim) örgüt denetiminde eğilim yoklaması yaptı. CHP genel merkezi, Edirne belediye başkan adaylığı için de 4 Şubat 2024 Pazar günü tüm üyelerle eğilim yoklaması yapmaya karar verdi. Aday tespitinin nesnel kurallara dayalı olması gerekir. Yani bir yere sandık koyuyor, diğerine koymuyorsan bunu nasıl açıklarsın? Edirne İli içinde Keşan, Havsa, İpsala ve Edirne Merkez’de sandık konulurken Uzunköprü, Meriç Lalapaşa, Süloğlu ve Enez’de konulmadı. Demokrasinin gereği, her yerde sandık konulup, üyenin oyuna müracaat edilmesidir. Ancak şimdiye kadar sandıktan öcü gibi kaçanların sandık istemeleri de çifte standardın şahikasıdır. 2014 yerel seçimlerinde konan sandığı ortadan kaldıranlar, 2019 yerel seçimlerinde sandık denince hortlak görmüş gibi korkuya kapılanlar, şimdi sandık istiyorlar. Doğrusu bu ya! Bu demokrasi hassasiyeti karşısında, gözlerimiz yaşarıyor. Ey demokrasi! Sen nelere kadirsin.

       Demokrasilerde ömür boyu iktidar yoktur. Her şeyin bir sonu olduğu gibi koltukta oturmanın da bir sonu vardır. CHP’sinde tekrar aday yapılmayan bazı belediye başkanları, “koltuk meraklısı değilim”, dedikleri halde, icraata gelince koltuktan kalkmamak için her şeyi yapıyorlar. Buna bir örnek de; CHP’sinde aday yapılmayan İstanbul Ataşehir Belediye Başkanı Battal İlgezdi’den geldi. 2009’dan beri 3 dönemdir belediye başkanı olan İlgezdi partisine isyan ederek kurultayda Kemal Kılıçdaroğlu’nu desteklediği için partisinin kendisini aday yapmadığını söyledi ve istifa etti. Aile boyu siyasetçi olan İlgezdi’lerden Gamze Akkuş İlgezdi’de 2015’ten beri CHP İstanbul milletvekili. “Bu koltuklar onlara aileden miras mı kaldı”, diye kendilerine sormak gerek.

       Bir de ittifak konusu var. Yerel seçimler öncesi İYİ Parti seçimlere, “hür ve müstakil”, gireceğini söyleyerek ittifaklara kapısını kapattı. Millet İttifakının diğer partileri de tek başlarına seçime giriyorlar. Böylece Millet İttifakı fiilen sona ermiş oldu. Türkiye’nin ikinci büyük partisi CHP, seçime ittifaksız girerken iktidar partisi Ak Parti, MHP, BBP, DSP ve Hüda-Par’ın içinde yer aldığı Cumhur İttifakı ile devam ediyor. Diğer ortak YRP ile de görüşmeler yapılıyor. Önceki (özellikle) genel seçimlerde, bir parti tek başına iktidar olamıyorsa, partilerin aldıkları oya göre koalisyonlar kurulurdu. Şimdi ise seçimler öncesinde ittifaklar kuruluyor. Her partinin gücü belli olmadan kurulan ittifaklar sonucunda küçük partiler seçmenin vermediği gücü kullanmış oluyorlar. Büyük partiler kazanmak uğruna onlara hakkı olmayan tavizler vermek zorunda kalıyorlar. Türkiye ne çektiyse kutuplaşmalardan ve cepheleşmelerden çekti. Haksız rekabeti önlemek ve temsilde adaletin olması için seçim yasasında değişiklik yapılarak ittifaklar sistemine son verilmesi ve her partinin seçimlere kendi başına girmesi sağlanmalıdır.

YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)

ÜYE GİRİŞİ

KAYIT OL