Sevgili okurlar bu haftanın gündeminde Süleyman Soylu-Sedat Peker atışması var ve bir süre gündemi meşgul edeceğe benziyor.Aslında ‘’atışma’’ tabirini kullanmak bir vatandaş olarak bir hayli üzücü zira biri İçişleri Bakanı..
Sevgili okurlar bu haftanın gündeminde Süleyman Soylu-Sedat Peker atışması var ve bir süre gündemi meşgul edeceğe benziyor.Aslında ‘’atışma’’ tabirini kullanmak bir vatandaş olarak bir hayli üzücü zira biri İçişleri Bakanı diğeri ise mafya babası… bu statüler normal bir ülkede atışamaz ama baktığımızda olay çığ gibi büyüyor.Maalesef Sedat Peker’e ana muhalefetin yapamadığını yaptı diyenler bile var.Mafyadan medet uman bir toplumsal yapının geleceğe dönük umut saçtığını söylemek mümkün değil.
Memleketimizde bir hayli zamandır mafyatik diziler pek tutuyor.RTÜK’ün uyguladığı kıstaslar da ilginç…Ne hikmetse silah,bomba buzlanmıyor.Mafyanın yasak ilişki yaşadığı kadının dekoltesi buzlu…aynı mafyanın başta viskisi de buzluydu şimdi mafya karakterlerini çaya döndürdüler o dertler kalktı.Derin devlet-mafya ilişkisinin işlendiği bu dizilerde çoğu kişi dizi karakterlerinin Türk siyasi tarihinde gerçekte de yer aldığı kanaatinde.Peker de bu furyadan nasibini alanlardan… Halk arasında reis ünvanı taşıyor.Yani halkımız Peker’i derin devletin bir parçası olarak kodlamış durumda.Onun açıklamaları da bu yönde.
90’lı yılları geçelim,Peker son dönemde ne yaptı ? 2016 yılında Güneydoğu’da hak ihlalleri yaşandığından bahisle barış bildirisi yayınlayan akademisyenler için alenen ‘’oluk oluk kan akıtacağız’’ demişti.Bu söyleminden hakkında dava açılıp beraat etti.O dönem bu söylemi popülaritesini perçinleyen , ‘’reis’’ ünvanına katkı sağlayan bir hareketti.Şimdi Soylu ile mevcut atışması Peker’in reis ünvanını düşürdü…Sosyal medyada canhıraş Sedat Peker paylaşımları siliniyor.Bu paylaşım silme telaşesinin bir benzeri 17/24 Aralık ve 15 Temmuz sonrası’’hocaefendi ‘’ paylaşımlarının silinmesiyle yaşanmıştı.Ne kadar benziyor değil mi ?
1000 küsür yıllık devlet aklı diye bahsedilen akıl kontrol edemediği mekanizmaları üretip üretip kendine tehdit oluşturamaz.Eğer oluşturuyorsa bu noktada ciddi sorunların varlığı kabul edilmelidir.Bizde bir tabir var…’’devletin bekası’’. Beka sorunu sağlı-sollu siyasilerin ağzında sakız.Toplumsal ayrıştırma üzerine siyaset dizayn edip milleti basit kahraman arayışına sokarsan,eğitim sistemiyle zırt pırt oynayıp bir bütünlük,seviye sağlayamazsan-ortak kültürü günden güne eritirsin.Ortak kültürün yerinde tarafgir kültürsüzlük ve birbirini sevmeyen gruplar yaratmış olursun.Beka sorunu budur.Maalesef 70’li yıllarda başlayan bu ayrışma siyaseti ülkenin yakasını bırakmış değil.Hal böyle olunca memlekette tarikatlar,mafyalar,örgütler vatansever(!) oluyor.Sonra bir akşamda fotoğraflar kaldırılıp vatan düşmanı oluyorlar… Devlet ile vatandaşlar arasında güven bağının çok yüksek olduğunu söyleyemeyiz.Bu nedenledir ki vatandaşlar kümelenmeye meyilli.Bunu nasıl aşabiliriz ? İstikrarla… bu istikrar siyasi istikrar değildir.Cumhuriyetin ve Devletin kurucu unsurlarının tarafsız ve bağımsızlığının sonuna kadar güvence altına alınmasıdır, liyakattir, hukukun üstünlüğüdür.Ancak bu şartlarla toplum kahramanlara ihtiyaç duymayacak hale gelir.
Neticeten ; uzunca zamandır husumet siyasetinin egemen olması,başlıca RTÜK olmak üzere çeşitli kurumların tutarsız davranışları ve arabesk fantezi güzellemeleri kötü bir toplum mühendisliği oluşturdu.Bunları sağlam bir Hukuk Devleti uygulaması ve eğitim reformu ile aşmak şart yoksa darbeci imam,muhalif mafya…sıradaki tuhaflık ne ?
YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)