Köşe Yazarlarımız Okuma Sayısı: 1.096

SERDAR MANGA YAZDI:AFRİKA’YA DAİR BİR YAZI

Hiç unutmuyorum. Yıllaar yıllar öncesi sene 1999. Mauritus merkezli Afrika Türk Vakfını kurmuşuz. Kurucular içinde tek Türk benim. Açık söylemek gerekirse kısa sürede 10.000 üyeye ulaşacak ve o zaman 54..

SERDAR MANGA YAZDI:AFRİKA’YA DAİR BİR YAZI

Hiç unutmuyorum. Yıllaar yıllar öncesi sene 1999. Mauritus merkezli Afrika Türk Vakfını kurmuşuz. Kurucular içinde tek Türk benim. Açık söylemek gerekirse kısa sürede 10.000 üyeye ulaşacak ve o zaman 54 Afrika ülkesinin yirmisekizinde ofisleşebilecek duruma gelen AFROTURK’ün kuruluşunda rol oynama sebebim 100% batı fitneli iki kanlı iç savaşı bizzat içinde gördükten sonra dünyanın en müreffeh kıtası olması için her şeye sahip bu kıtanın sadece Türkiye liderliğindeki Türk milletiyle kalkınabileceği inanç ve hedefine sahip olmam hasebiyleydi.

 

Zor olan bu vizyonu Türk/iye tarafına kabul ettirebilmekti. Çünkü yakın zamana kadar Afrika dediğinizde Türk insanının gözünün önüne açlık, sefalet, ve hastalıklar geliyordu. Yeri gelmişken söylemeden edemeyeceğim. Ben sözde değil özde milliyetçiliğin, humanizmin (insanlık), küresellik ve sosyoiktisadi kalkınma gerçeklerinin farkına 25 yıl önceki o süreçte vardım. Düşünün. O yıllarda “Pan-Arabist devlet politikaları” gereği kendilerini Afrika’lı değil Arap olarak tanımlayan Mena (Kuzey Afrika) ülkelerini saymazsak Türkiye’de tam donanımlı sadece 2 Afrika ülkesi büyükelçiliği var. Gerisi sırf o zamanlar ciddi avantajlar sağlıyor diye iş insanı kısveli bazı tiplerin haritada yerini dahi gösteremeyecekleri Afrika ülkelerinden “Türk” kimliklerini göstererek kolaylıkla edindikleri fahri konsolosluklar idi. Hatta o süreçlerde Fettullah Gülen Cemaatine bağlı stk, eğitim kurumları ve holdingler bile o zamanki TC’nin sınırsız desteğiyle Afrika’yı sömürmeye gelmemişlerdi. Sebebi yazdığım gibi hangi açıda yer alırsa alsın Türk halkının Afrika’yı doğru tanımaması idi. Daha doğrusu bilinçli olarak tanınmasının istenmemesi diyelim biz buna. Düşünebiliyormusunuz; o zamanlar bırakın ticaret, eğitim vs üst düzey bürokrat ve teknotratları yada TOBB, Tusiad vs Türk iş dünyasını küresel arenada temsil eden stkları; TC Dış İşleri Bakanlığı bile Afrika hakkında yabancı eline ne bilgi vermişse onu biliyor. Şaka gibi.

 

Yıllar boyu bıkmadan üşenmeden Afrika’nın tüm ülkeleriyle ilgili aktüel bilgileri verdik durduk ilgili birimlere. Karşılıksız. Tek istediğimiz TC Devleti önce kendine ve halkına sonra da Türki Cumhuriyetlere Afrika ile ilgili doğru bilgileri vermesiydi. 2005 yılına dek olan bu ilk evrede 25.000 sayfadan fazla bilgi aktarımı sağlamışız dile kolay. Ve o yıl milad. Hemde ne milad. TC Devleti Afrika Açılım Planını açıklamasıyla birlikte her koldan Afrika’ya girdi desek abartı olmaz. Çoğu insan bilmez Türkiye’nin Afrika Birliği (AfB) üye ortağı olduğunu mesela. AB’ye yarım asırdır giremediğinizi ve AfB’nin AB ülkelerine bile bu ayrıcalığı vermediğini hesap ederek değerlendirin şimdi; nasıl bir emek sarfedilmiş sivil cephede.

 

Bir İngiliz atasözü der ki; yatağı sen hazırlarsın herkes yatmak ister. Herkesi ahlaksızlar olarak değiştirelim. TC Devleti evet yanlış okumadınız bizim devlet gitti Türkiye İşadamları ve Sanayiciler Konfederasyonu (TUSKON) isimli bir stk’nın kurulmasına ön ayak oldu. Devletin aklınıza gelebilecek tüm imkanlarını da hizmetine verdi. Bir sürü iş adamı derneği TUSKON’a dahil oldu. Yönetimi Fettullah Cemaatinin MUSIAD gibi alenen dini şekle tabi olmayan iş insanı ve akademisyenlerinden mütevellitti. O zamanlar ülkemin milliyetçi ve muhafazakar çevreleri ve tüm devlet kurumları şimdi FETÖ terör örgütü diye değersizleştirdikleri bu zındık siyon yapıyı o zaman malum devletin dahi üstünde görüyorlardı. Velasılı Afrika ile ilgili tüm ticari ve mali işlerin tam yetkisi TUSKON’a verildi. AFROTURK’e yani bize de işbirliği yapın ricası Konu; Afrikalı ve Türk şirketleri kaynaştırmak. CNR ve TUYAP gibi küresel nitelikte deneyimli fuarcılık şirketleri varken ve sonradan “siyasal/devletleştirilen” TOBB’a ait DEIK diye zaten bu işler için kurulmuş spesifik bir stk varken TUSKON’la olmasın desekte ilgili bürokrasinin ısrarı üzerine Türkiye Afrika Dış Ticaret Köprüsü (TADTK) isimli fuar etkinlik organizasyonlarının ilk 2 yıl Afrika tarafında yapılandırıcısı olduk karşılıksız. TUSKON’u her detayıyla ifşa edip Türkiye’ye bildirsekte ezilen, cezalandırılan biz olurken onlar ilahlaştırıldılar. Bildiğiniz malum konular. Sadece FETÖ meselelerinin okuduklarınızdan çok daha derinlikli olduğunu ve salt Türkiye sınırlarına mahsus Ergenekon, Balyoz, 16 Temmuz darbe girişimi vs ibaret kalmadığını bilin.

 

               Bu özeti neden geçtim biliyormusunuz? TUSKON “ihanet” ve “rezilliğinden”nasıl bir ders çıkartıyorlar bilmiyorum ama bazı şirketler son zamanlarda dikkat çekecek şekilde TUSKON’un TADTK’ları gibi fuarcılık işleri peşindeler. Mesela HBS Mimarlık diye bir firma Istanbul Ticaret Üniversitesi öğretim üyesi  Prof. Dr. Murat Kasımoğlu koordinesinde Hedef Afrika / Kıtalararası İşbirliği Fuar ve B2B Konferansı düzenliyor 29-30 Nisanda Haliç Kongre Merkezinde. 16 Afrika ülkesinden 500 kişi getiriyorlarmış. Hedef bu 16 Afrika ülkesine ilk etapta $ 100 Milyon ihracat yapmak mış. Murat Kasımoğlu’nun ticaret bakanlığı ve KOSGEB destekli bu ticari organizasyona dair verdiği beyanatları okudum. Afrika’yı ne kadar bilirler bilmem. Bizle hiç ilgisi olmamış ve olmayan insanlar bunlar. Biz artık sadece TUSKON’dan sonra içinde Afrika geçen her konuya temkinle yaklaşıp yakın radar takibine alıyoruz o kadar. Gerisi “eğer ki geçmişinden gerçekten ders almışsa” TC Devletinin bileceği husus.

YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)

ÜYE GİRİŞİ

KAYIT OL