Müfit DEMİRKOL yazdı; YENİ  BİR  DÜZEN..(!)

YENİ  BİR  DÜZEN..(!)

Güzel vatanımız yeni bir düzen içine girmeye başlıyor.Bu güne kadar ki düzenimizde siyasilerimizin davranışlarının saklı ve gizli  olarak yapıldığını gördük.

İktidarımız, önümüzde ki yerel seçimler için inanılmaz bir profoganda yapmaktadır. İktidar olmanın avantajlarını sonuna kadar kullanmaktadırlar. Devletin yayın kurumlarından başlayarak, devletin araçlarından yararlanarak seçim profagandalarını yapmaktadırlar.

İktidarın bütün beklentisi, önce yerel seçimleri kazanmaktır. Eğer yerel seçimler onlar tarafından kazanılırsa, Türkiye bir çok yeniliklere sahne olacaktır. Bu yenilikler neler olabilir.? Öncelikle yurdumuzun kalbinin attığı metropolümüz Istanbul, iktidarın eline geçecektir. Cumhurbaşkanımızın büyük hayallerin den biri de İstabul’un başkent olmasıdır. Ardından, kanal Istanbul hayalleri de gerçekleşecektir. Bu güne kadar elde ettikleri rantlara ayrı bir kılıf bularak, (!) yeni gelirlerin peşlerine düşülecektir.

Maddi çıkarları elde ettiklerinden sonra sıra,iktidarın,özellikle cumhurbaşkanımızın en büyük arzusu olan Türkiye Cumhuriyetinin anayasasını değiştirmek olacaktır.

Bu güne kadar devam eden “tek adam” politikası, o zaman resmileşerek tam bir resmiyet kazanacaktır. Diğer anlam da “padişahlık” ilan edilecektir.

Bu ilan edilecek olan padişahlığın ardından,sıra halifeliğe gelecektir.Laik bir Türkiye gidip, İslam devleti olacaktır.Ve laiklikle bağlantılı bütün değerlerimiz yok olacaktır. Okullarımızdan başlanarak, ulaşım araçlarına varıncaya kadr “kız” – “erkek” ayrımı başlayacaktır. Hanımlarımız, 2. sınıf ve değersiz insan muamelesi görecektir.

Bütün bunların gerçek olmaması bütün arzumuzdur. Ama şimdi den görünen, bu hayallerin gerçekleşmesinin de, cumhurbaşkanımızın bu güne kadar ki davranışları sebep olmaktadır.

Ulu önderimiz Gazi Mustafa Kemal’in anıt kabir de ki mezarına çelenk bırakıp, arkasını dönerek, saygısızca yerine geçmesinden tutun, partisinin gençlik kollarının, cumhurbaşkanına övgü dolu sözlerle  yaptıkları tezahuratlarla sayğısızlıklarda bulunmaları, Ata’mıza olan bağlılığımızı yaralamıştır.

Yapılacak olan yerel seçimlerle bu hayallerimizin gerçekleşmemesi en büyük dileğimizdir.

“Ey Türk Gençliği !

            Birinci vazifen, Türk istiklâlini, Türk Cumhuriyetini, ilelebet, muhafaza ve müdafaa etmektir.Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegâne temeli budur. Bu temel, senin, en kıymetli hazinendir. İstikbalde dahi, seni bu hazineden mahrum etmek isteyecek, dahilî ve haricî bedhahların olacaktır. Bir gün, İstiklâl ve Cumhuriyeti müdafaa mecburiyetine düşersen, vazifeye atılmak için, içinde bulunacağın vaziyetin imkân ve şerâitini düşünmeyeceksin! Bu imkân ve şerâit, çok nâmüsait bir mahiyette tezahür edebilir. İstiklâl ve Cumhuriyetine kastedecek düşmanlar, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler. Cebren ve hile ile aziz vatanın, bütün kaleleri zaptedilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir. Bütün bu şerâitten daha elîm ve daha vahim olmak üzere, memleketin dahilinde, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalâlet ve hattâ hıyanet içinde bulunabilirler. Hattâ bu iktidar sahipleri şahsî menfaatlerini, müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebilirler. Millet, fakr ü zaruret içinde harap ve bîtap düşmüş olabilir.

            Ey Türk istikbalinin evlâdı! İşte, bu ahval ve şerâit içinde dahi, vazifen; Türk İstiklâl ve Cumhuriyetini kurtarmaktır! Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur!”

Sen rahat uyu, rahmetin bol olsun Atam..