Köşe Yazarlarımız Okuma Sayısı: 100

MÜFİT DEMİRKOL YAZDI:KAPÜTÜLASYON

Kapitülasyon, bir devletin bir anlaşmaya bağlı olarak başka devletlere tanıdığı iktisadi ve sosyal ayrıcalıklara denir. Geniş anlamıyla kapitülasyon baş eğmek, teslim anlaşması yapmak anlamlarını taşır. Devletimizin dış ülke firmaları ile..

MÜFİT DEMİRKOL YAZDI:KAPÜTÜLASYON

Kapitülasyon, bir devletin bir anlaşmaya bağlı olarak başka devletlere tanıdığı iktisadi ve sosyal ayrıcalıklara denir.

Geniş anlamıyla kapitülasyon baş eğmek, teslim anlaşması yapmak anlamlarını taşır. Devletimizin dış ülke firmaları ile bedel karşılığı yer altı zenginliklerimizin, madenlerimizin, ocak açılarak işletebilmesi hakkının verilmesi de osmanlı zamanında yaşanan kapütülasyonlara örnektir.

Günümüzde, devletimiz tarafından yabancı sermayeye bırakılarak, bir rant elde edilmesine verilecek olan son örnek Erzincan da faaliyette olan altın madeni işletmesidir. Otuzbin metre küp gibi büyük bir miktar toprak kayması meydana gelmiştir. Bu altın madeninin arama ruhsatı bir yabancı firmanındır.  Bu felaketin ardından madenin çıkarılırken kullanılmakta olan sülfirik asit ve siyanür maddelerinin havaya ve sulara karıştırıldığı söylentileri, devletimiz yetkilileri tarafından yalanlanmıştır.

Gönül isterdiki, dokuz maden işçisini kaybettiğimiz bu maden ile ilğili ruhsatın ne şekilde ve ne şartlarla verildiği de kamu oyuna açıklasın.

Erzincan madeninin yanı sıra yurdumuz da daha bir çok yer altı zenginliklerimiz, maddi çıkar karşılığı yabancı firmalara verilmiştir. Örneğin civa maden ocağı, feldispat maden ocakları, bor maden ocakları, bunlardan bir kaçıdır.

Türkiye maden arama faaliyetlerindeki devlet tekelini kaldırmasının ardından kısa bir süre sonra, çok uluslu iştirakçilere de belirli madenleri çıkarma iznini veren düzenlemeleri yaptı. Bu düzenleme, ülkemizin yer altı kaynaklarından özellikle altın, bakır, nikel, boksit ve çinko madenlerini çıkartmak isteyen yabancı firmaları harekete geçirdi.

Hollanda, Kanada, Almanya, İsviçre, Cayman Adaları, İngiliz Virgin Adaları’nda gelen 51’e yakın şirket arama faaliyetlerini sürdürüyor. Maden İşleri Genel Müdürlüğü kayıtlarında 2003 öncesi dahil, halen adına arama, ön işletme ve işletme ruhsatı düzenlenmiş 51 yabancı ortaklı şirket bulunuyor. Bu şirketlerde 1168 arama ruhsatı, 153 ön işletme ruhsatı, 267 işletme ruhsatı verildi. 51 yabancı ortaklı maden şirketi, 2006’da 1.2 milyon YTL ruhsat harcı ödedi.

MTA tarafından yapılan araştırmalarda 2005 – 2006 yıllarında Türkiye’de 12 bölgede altın maden sahası bulunmuş durumda. Türkiye’de 6 bin 500 tonluk altın potansiyeli bulunduğu hesaplanıyor. Bunun sadece 600 tonu kayıtlı rezerv durumda. İşletmeye hazır 9 sahadaki toplam rezerv ise 338 ton buna karşın bugün Türkiye’de işletilen altın yatağı sayısı sadece üç.

Bunun doğal sonucu olarak altın arayıcı firmaların gözü Türkiye’ye çevrilmiş durumda. MTA yapılan ruhsat başvurularını Bergama’dakine benzer sorunlarının yaşanmaması için ince eleyip sık dokumak durumunda. Türkiye son yıllarda altın işçiliğinin hızla geliştiği işlenmiş altın ihraç eden ülkelerden biri konumuna geldi.

Bu yabancı firmaların çıkarttıkları altın da dahil madenlerin kendi ülkelerine transfer edilmesi, yurdumuzda ihracaat olarak vasıflandırılmaktadır. Bu da devletimizin “ihracaat ta devir açtık” sözü ile iftahar etmesine sebep olmaktadır.

Bütün bunlar Osmanlı imparatorluğunun  yok olmasına sebep olan kapütülasyonlardır.

YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)

ÜYE GİRİŞİ

KAYIT OL