Her daim dediğimiz gibi yazın prensibimiz internetten ansiklopedik bilgileri alıp okura öğretme egosu değil haşa. Bu makalede ele aldığımız gibi; TC’nin altın politikasındaki hatalarını altını bilgilerle doldurarak nihai yorumu okura..
Her daim dediğimiz gibi yazın prensibimiz internetten ansiklopedik bilgileri alıp okura öğretme egosu değil haşa. Bu makalede ele aldığımız gibi; TC’nin altın politikasındaki hatalarını altını bilgilerle doldurarak nihai yorumu okura bırakmak. Tabii başlamadan önce Amerikan Doları, altın ve yeni küresel iktisat sisteminin bağlantısından bahsedelim kısaca.
Toplumdaki genel algı $’ın küresel rezerv para olduğu ve bu yüzden de FED’in istediği zaman istediği kadar hemde altın karşılığı olmadan basma hakkına sahip olduğu şeklindedir.Yalnış değil ama kasten eksiktir. Bu şekliyle baktığınızda $’ı ve ABD/FED’in parasal sistemin tek patronu olduğu yanılgısına düşersiniz. Önce parasal sistemin “iktisadi” ve “finansal” olarak 2 farklı açısının olduğunu bilmek gerekir. Iktisadi olan; ticaret piyasalarında ve insanlar arasında kanlı canlı banknotlarla yürüyen parabanknot sistemi iken; finansal olanda türev piyasalar arasında geçerli olan dijitalize sosyoiktisat sistemidir. Parabanknot sistemi $’a bağlıdır ve küresel anlamda $ 80,9 Trilyon fiziksel karşılığı bulunur ki tedavülde olan $ 2 Trilyon ABD banknotu kendinden 40 kat büyük olan küresel para banknot sistemlerine çobanlık eder. Çobanlık ederken de $ 3 Trilyon açık vererek ABD’yi dünyanın en borçlu ve kırılgan ekonomisi yapar. Dijitalize finansal sistemin $ karşılığı ise $ 1,5 Katrilyon olup çobanlığını “altın” yapar. İki sistem arasındaki teknik fark ise dünya ekonomilerini artık döndürülemez noktaya ulaşan $ 500 Trilyon borç batağına sokmasından mütevekkil 2020’de itibaren –azaltım/arıtım- evresiyle fiilen adım attığımız Yesil Ekonomi isimli sıra dışı yeni küresel sosyoiktisat rejimi iki sistemi entegre etme sürecine giröiştir. Yeni sistemde tek bir para sistemi vardır oda her bireyin tek başına çevreye verdiği zarar yada faydayla mali değer oluşturan karbondur. Fakat “tam dijital” bir modelle tedavüle girene kadar karşılığı “altın”dır.
Bu bağlamda tüm dünya devletleri Varlık Fonu şirketleri üzerinden devasa altın-al sat işlemleri yaparak karlı rezerv yükseltme çabası içindedir. Şimdilik devler arasında yürütülen bu manuplasyon/spekulasyon savaşları altın endeksleri üzerinden yapılmakta olup her bir endeks kontratı $ 2Milyar ve katları olarak yürütülür. Tüm kontratlar oturuştuğundaysa; fiyatlamalar bildiğimiz altın borsalarına taşınır. TC’de bu OTC ticaretini 2018 yılında nihayet fark ederek altın endeks kontrat al-satlarına girmeye başlamıştır.Bu işlemleri yaparken “içeriden” vurulmamak adınaysa “fiziki” altın ithalat/ihracat kurallarını Türk Parasını Koruma Kanunu (TPKK) ve Borsa İstanbul Kıymetli Madenler/Mineraller yönetmeliğine (BISTKMMY) yüklemiştir. Yazımızın asli gerekçesi işte tamda budur. Dahada ötesi belki acemice çelişki belki ihanet paranoyasında hatalar manzumesidir ki; yerli ekonominin balansı olan altın ile ilgili yasalar asla ve kata yanlış olmamak zorundadır.
1 Şubat 2021 de OTC altın endeks savaşları başlamadan öncesi BISTKMMY ile 21/02/2021 de TPKK da yapılan yeni düzenlemeler arasındaki çelişkileri; hatta birde diğer kanunlarla aralarındaki akıl almaz farklılıkları tek tek yazmaya kalksak haddimizi aşmış oluruz. Kaldiki Prof.Ersan Şen 5 Mart 2021 tarihinde yayınladığı makalede “bana göre” hukuksal rezaleti uzman gözüyle kaleme aldı. Ben okurun anlayacağı dilde özellikle dikkat çekmek istediğim noktaları özetlemekle yetineceğim.
Altın ticaretinin altın endekslerinde kontrat olarak yani elektronik kağıtla alınıp satılmasının dışında birde mecburi fiziksel stok tarafı var. Hazinenizdeki paranın karşılığını devlet olarak altın rezerviyle dengelemek zorundasınız. Bu herkesin malumu. O altını piyasa yukarıdayken satar, ucuzken alırsınız ki bu devletin fiziki trade işlemidir. Yani kar odaklı ticarettir. Bununda iki yolu var. Ya borsa fiyatlarına göre hareket edeceksiniz yada altın nerede fiziken ucuzsa oradan alacaksınız. Diğer bir deyişle “ithalat yapacaksınız”. Mesela Afrika. Lisanslı ihracatçı/madenciden $ 45,000 alır, borsa fiyatı $ 55,000 dan satarsınız. Hem kar yapar hem rezervinizi yükseltirsiniz. Tüm 1.sınıf ülkeler gibi. Ama Ankara ucuz altın ithalatına zorluk çıkartmak adına her şeyi yapıyor. Görünen sebebi sırf ithalatı vadeli sınıfa sokup %6 KKDF vergisi alsın. Şeytanın avukatlığı penceresindeyse durum çok daha farklı. Altın emtiası neden çok önemlidir noktasını bilen yada anlayanlar hem 2020 yılı ithalat mevzuatı ile BISTKMMY ve 21/02/2021 tarihli TPKK arasındaki tutarsızlığa hemde BISTKMMY ile TPKK arasındaki çelişkileri rahatlıkla görür ve $ 350 Milyarlık bu oyunun millete nelere mal olduğunu/olacağını şıp diye anlar.
YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)