Sağlık Bakanımız Corona vakalarının rekor düzeye ulaşmasının sorumlusu olarak 84 milyon vatandaşı göstermiş. Yani bu sayının içinde vatandaş olarak ben de varım. Ama ben bunu asla kabul etmiyorum, çünkü ben;..
Sağlık Bakanımız Corona vakalarının rekor düzeye ulaşmasının sorumlusu olarak 84 milyon vatandaşı göstermiş.
Yani bu sayının içinde vatandaş olarak ben de varım.
Ama ben bunu asla kabul etmiyorum, çünkü ben;
Bir yıldan beri Edirne’nin çarşılarını unuttum,
Marketlerini unuttum, sokaklarını unuttum, komşularımı unuttum,
Kardeşlerimle dini bayramlar dahil olmak üzere sadece telefonla haberleştim…
Bu nedenle de Corona vakalarındaki artıştan kendimi asla sorumlu tutmuyorum,
Sorumluluğu benim gibi vatandaşlara yıkmaya çalışanları da kınıyorum, kusura bakmasınlar…
Eğer bugün corona vakalarının en çok görüldüğü ülkeler arasında en üst sıralarda yer alıyorsak;
Bunun baş sorumlusu bizi yönetenlerdir!
Bir de normal bir insanın asla onaylayamacağı işler var…
Yani eğer bunlar yapılmasaydı vakalar bu kadar artmazdı diyebileceklerimiz;
Eğer kongreler, toplantılar, açılışlar, cenaze, taziye vs yapılmasaydı bu kadar artar mıydı?
Aşı temini ve aşılama işlemleri daha çabuk ve hızlı bir şekilde uygulansaydı,
Okullar kontrollu ve önlemler en üst seviyede alınıp açılsaydı,
(Mutant virüsün çocuklar üzerinde daha çok ve çabuk yayıldığı)
İlkokullar kapalı olduğu halde ilkokul öğretmenleri aşılanıyor, ama derse giren 8 ve 12. sınıfların
öğretmenlerinin aşıları yapılmıyor,
Kademeli mesai uygulaması aralıksız devam ettirilmiyor. (Toplu taşımadaki bulaş riski)
Cumartesi pazar günleri sokağa çıkma yasakları maalesef denetlenmiyor,
(Vatandaş ekmek almak bahanesi ile sokağa çıkıyor, eline bir poşet alıp bütün gün geziyor. Ekmek almak için çıkabilirsin denmemeliydi, ekmeğini 2 gün önceden alsa ne olurdu)
65 yaş üstü vatandaşlara zulüm hala devam ediyor (aşılandıkları halde). ama 60 yaş altı vatandaş aşılanmadığı
halde sokaklarda adeta cirit atıyor,
Kendi aracınla şehirler arası yolculuk yasaklanıyor, içinde 40- 50 kişinin olduğu otobüslerle serbest,
( Bulaş riskinin hangisinde daha fazla olduğuna siz karar verin)
Yani işler çok kötüye gidiyor, vakalar hızla artıyor ve her gün bir köyümüzün nüfusu kadar vatandaşımız
bu dünyadan ahirete göç ediyor!
Yani ateş düştüğü yeri yakıyor, toplum çok duyarsız ancak kendi başına geldiği zaman anlıyor ama o zaman da
iş işten geçiyor.
Benim düşüncem bu beladan kurtulmak kısmi kapanmayla falan biraz zor, tam kapanma olmalı diyorum.
Ama bunun için de ekonomimiz yeterli mi?, herhalde yeterli ki kanal falan yapılması düşünülüyor..!
Sevgili dostlar işimiz yokken dışarı çıkmayalım, maske mesafe ve temizlik kurallarını uygulayalım.
Bu işin şakası yok, kimseden de fayda yok, eğer dünya değiştirmek istemiyorsan çok dikkat et.
Aşıyı bulan vatandaş mutlaka aşılanmalı, son pişmanlık fayda etmez ona göre..!
Hadi kalın sağlıcakla…H.S.Y.
**********
“”Temeli büyük Türk milletinin ve onun kahraman evlâtlarından mürekkep büyük ordumuzun vicdanında akıl ve şuurunda kurulmuş olan Cumhuriyetimizin ve milletin ruhundan mülhem prensiplerimizin bir vücudun ortadan kaldırılması ile bozulabileceği fikrinde bulunanlar, çok zayıf dimağlı bedbahtlardır. Bu gibi bedbahtların, Cumhuriyetin adalet ve kudret pençesinde lâyık oldukları muameleye maruz kalmaktan başka nasipleri olmaz. Benim naçiz vücudum birgün elbet toprak olacaktır, fakat Türkiye Cumhuriyeti ilelebet yaşıyacaktır. Ve Türk milleti emniyet ve saadetinin kefili olan prensiplerle medeniyet yolunda, tereddütsüz yürümeğe devam edecektir. 1926″”MUSTAFA KEMAL ATATÜRK
23 NİSAN ULUSAL EGEMENLİK VE ÇOCUK BAYRAMIMIZ KUTLU OLSUN…
YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)