Sevgili okurlar geçtiğimiz 2 haftalık süreçte ulusal basında gözüme çarpan iki talihsiz açıklama var.Bunlardan biri Düzce İlimizin Akçakoca İlçesinde bulunan Müftü Şaban Soytekinoğlu’nun Selanik Göçmenlerine ”%90’ı sabetayist” demesi, diğeri ise..
Sevgili okurlar geçtiğimiz 2 haftalık süreçte ulusal basında gözüme çarpan iki talihsiz açıklama var.Bunlardan biri Düzce İlimizin Akçakoca İlçesinde bulunan Müftü Şaban Soytekinoğlu’nun Selanik Göçmenlerine ”%90’ı sabetayist” demesi, diğeri ise Ayasofya imamı Mustafa Demirkan’ın Ulu Önder Mustafa Kemal ATATÜRK’ü kast ederek ”zalim ve kafir” şeklinde hakarette bulunması…
Akçakoca Müftüsü Selanik göçmenleri için ”müslüman gibi gözüken yahudi” diyor. İstatistik bilimine de vakıf olan müftü %90 sebatayist tespit etmiş.Zaten bizim memlekette kendi işi harici bir kaç uzmanlık alanı olmayan yok.Maaşallah. Aslında Selanik göçmenlerine olan bu kastın altında Atatürk ve atatürkçü düşünce yatıyor.Bu kafa yapısı işine gelince Fatih Sultan Mehmet’in ”insanlara Allah’ın soracağı soruları sormayın.Kulun kula soracağı soruları sorun.Aç mısın ? Susuz Musun ? Gibi sorular sorun” paylaşımlarını yapar iki gün sonra Selanik göçmenleri sebatayist der.Hangisine inanalım ? Müftü,İmam gibi kişiler kitlelere hitap eden kişilerdir ve devlet bu kişilerin şahsi paranoyalarını halka aktarmasını engellemelidir.
Müftü hakkında soruşturma başladı.Bakalım akıbeti ne olacak göreceğiz.
Ayasofya imamı Mustafa Demirkan’ın Ulu Önder Atatürk’ü hedef alan söylemleri korkunç.Tam olarak söylemi şuydu ; “Bu ve bu gibi mabedler mabed olarak kalması için inşa edilmiştir. Öyle bir zaman geldi ki bir asır gibi bir zaman içinde ezan ve namaz yasaklandı ve müze haline çevrildi. Bunlardan daha zalim ve kafir kim olabilir… Ya Rabbi bir daha bu zihniyetin bu ümmetin başına gelmesini mukadder buyurma…”
‘Ezan ve namaz yasaklandı” yangını çıkartıp akabinde Ulu Önder ve Cumhuriyetimizin kurucu aklına zalim ve kafir şeklinde hakarette bulunmak akıl tutulmasıdır.Ayasofyanın inşa edildiği yıllarda islamiyet doğmamıştı.Bu mabedlerin mabed olarak kalması için inşa edildiği bilgisinin temeli ne ? Ayasofyayı inşa eden imparator Justinianus mu dürttü derler adama…Ayasofya 1453 İstanbul’un fethinin ardından camiye çevrildi.1934 yılında da müze oldu.Tarihçi Profesör Doktor Zafer Toprak ”Ayasofya neden müze oldu?” sorusunun cevabını şöyle açıklıyor ” “1930’lu yıllarda Cumhuriyet projesinin önemli bir boyutu Türkiye’nin yeni insanını inşa ederken onun geçmişle bağını güçlendirecek açılımlardan geçiyordu. Atatürk de Türkiye’nin tarihini, geçmişini bu topraklardaki bütün uygarlıkları da kapsayan bir derinlik içinde görüyordu. Bu bakış, Osmanlı İmparatorluğu’nun kuruluşundan önce de Anadolu’da var olmuş bütün uygarlıkları, bu çerçevede Doğu Roma İmparatorluğu’nu da kapsayan bir bütünlük içeriyordu. O yıllarda arkeolojinin ve müzelerin önem kazanması çabaları hep bu bakış içinde değerlendirilmelidir. Müzeler bu bakışın önemli bir aracıydı. Ayasofya’nın müze yapılması kararı bu çerçevede görülmelidir.”
Türkiye’nin erken dönem Cumhuriyet stratejilerini,hedeflerini,planlarını popülist siyasi manevralara üstelik dini hassasiyet uyandıracak şekilde yem etmeye çalışmaya kimsenin hakkı yok.Üstelik bunu Atatürk’e hakaret ile beraber yapmak tam bir skandal.
Ayasofya imamı hakkında da soruşturma açıldı.Bunun da akıbetini göreceğiz.
Konuyla ilgili tüm siyasi görüşlerden tepkiler oldu.Bunların bir kısmı ciddi bir tepki bir kısmı ise DOSTLAR ALIŞVERİŞTE GÖRSÜN(!).Tepkilerin göstermelik olup olmadığını anlamak için bir sorum var…Her tür sivri uçlu,kutuplaştırıcı,insanları birbirine düşman etmeye çalışan grubu beka sorunu olarak görüyoruz.Bu alenen Atatürk düşmanlığı yapan zatlar beka sorunu mudur ? Değil midir ?
YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)