Köşe Yazarlarımız Okuma Sayısı: 166

MÜFİT DEMİRKOL YAZDI;BAĞIMLI TÜRKİYE.

Yıllardır özğürlük, bağımsızlık için bir çok can veren bu vatanımız da bağımsızlık için ağzını açan, bağımsızlık isteyenler, istediklerine erişmek yerine canlarını, kanlarını verdiler. Bağımsız olabilmenin öncelikle tek şartı, başta Amerika..

MÜFİT DEMİRKOL YAZDI;BAĞIMLI  TÜRKİYE.

Yıllardır özğürlük, bağımsızlık için bir çok can veren bu vatanımız da bağımsızlık için ağzını açan, bağımsızlık isteyenler, istediklerine erişmek yerine canlarını, kanlarını verdiler.

Bağımsız olabilmenin öncelikle tek şartı, başta Amerika olmak üzere dış devletlerden herhangi bir yarar görür gibi (!) onların gösterdikleri yolda yürümemektir.

Yurdumuz, konumu bakımından bir çok maden rezervine sahiptir.Bu zenginlik, dış emperyalist devletler tarafından yakından takip edilmektedir.

Bunun yanı sıra asya ile avrupa arasıda bir köprü konumunda olan ve insanlık tarihinin  bir çok medeniyetlerine de ev sahipliği yapmıştır.Güneydoğu anadolumuz Urfa Mardin ve Batman yöremiz ( kuzey mezapotamya) nerede ise tüm dinlerin  oluştuğu bir bölgemizdir.Tarihi kalıntıların da olduğu bu bölgemiz, çeşitli medeniyetlerin ilğilerini çekmektedir. Öyleki, bu medeniyet kalıntılarının bir kısmı zaman içerisinde yurt dışına kaçırılarak avrupanın önemli müzelerinde sergilenmektedir.

Ülkemizin cumhuriyet idaresinde başımızda bulunan iktidarların yapmış oldukları bir takım düşüncesiz davranışlar neticesinde bu bölgelerimiz dış devletlere peşkeş çekilerek bir çok gerek sivil, gerekse askeri birçok yanlışlıklar yapılmıştır.Özellikle Urfa ilimiz Harran ovası tarım araziliği özelliğini kaybettirecek şekilde başkalarına satılmış, buralarda devletin gücünün zayıflanmasına neden olunmuştur. Suriye ile tamamen bazen duygusal derecede yanlış politikalar izlenerek  dostluğumuz ve komşuluğumuz tehlikelere sokulmuştur. Senelerdir süren  savaş yüzünden yüzlerce insanımızın   can vermesine sebep olunmuştur ve olunmaya da devam edilmektedir.

Suriye ile sınırımızda döşenmiş olan mayınların temizlenmesi işi, her ne hikmetse bir İsrail menşeili bir firma tarafına ihale ile verilmiştir.Bu kadarla da kalınılmayıp, Türk silahlı kuvvetlerimize ait savaş uçaklarımızın muhaberat  (iletişim) sistemlerinın revizesi de bir İsrail firmasına verilmiştir.İşin en acı tarafı ise bütün bu olaylara iktidarın karşısında olduklarını ifade eden muhalefet partileri seslerini çıkarmamıştır. Ve şimdi bu muhalefet partiler, mevcut iktidarın karşısında bir kuvvet oluşturulmak istemi ile bir araya gelerek önümüzde yapılacak olan genel seçimlerde milletimizden oy istemektedirler.

Türkiye cumhuriyetimiz bağımsız bir cumhuriyet olmalıdır. Ama kim bağımsızlık istemişse bu ülkede ne yazıktır ki yok edilmişlerdir. Kimi asılarak,kimi ise istenilmeyen bir kazaya kurban edilerek(!) yok edilmişlerdir.

Bunlar bağımsızlık istemi ile yok edlenlerdir. Bir de bağımsızlık dışında sadece teknik bakımdan büyük atılımlar yapan teknik elemanlarımızda aynı şekilde , bir kazaya kurban edilerek, buldukları kıymetli projelerin canlanmasına mani olunmak için yok edilmişlerdir. (Aselsan mühendislerimiz gibi) Çünkü bu projelerin  uygulanması sonucunda dış emperyalist ülkelerin  bu konuda ki bağımlılığı da yok edilecekti.

Türkiye Cumhuriyetimizin başına gelecek olanların, dış emperyalist ülkelerle hiç bir şahsi bağlantısı, diğer bir değişle çocuklarının  ve torunlarının o ülkelerin vatandaşı olmadan, tam bir Türk vatandaşı olmaları gerekir.

Bağımsız bir Türkiye hayali ile,..

YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)

ÜYE GİRİŞİ

KAYIT OL